Son yıllarda insanların bilgisinin olması ve terapi (konuşarak tedavi) verecek terapistlerin artması ile terapi hizmeti daha yaygın hale gelmiştir. Fakat devlet sağlık kurumlarında bu hizmeti sağlayacak yeterli sayı ve eğitimde terapistin (terapi yapan profesyonel) olmaması ise terapi hizmetinin daha yaygın kullanımını engellemektedir.
Ancak terapi her zaman faydalı mıdır? Birincisi, yeterli eğitimi olmayan ve tecrübesi az olan bireylerin yaptıkları iş ne olursa olsun iyi sonuç olmayacaktır. Ayrıca, eğer terapist etik kurallar içinde hareket etmez ise faydalı olmayacak, tam aksine olumsuz sorunlar yaratacaktır.
Bir diğer nokta ise terapi sırasında oluşan süreçten dolayı, danışan ile terapist arasında oluşan bir destek duygusu nedeniyle, terapistin ‘’sadece danışanın yandaşı” konumuna geçmemesi gerekir. Bir ilişki ya da evlilik probleminden dolayı bireysel olarak, özellikle konusuna hâkim olmayan bir terapiste başvuran birey, olumsuz da etkilenebilmektedir.
İlişki ya da evliliğe zarar veren terapi süreci şu şekilde oluşmaktadır.
Özellikle sorunlarını paylaşan danışan ile terapistin tedavi işbirliğinde terapist zaten danışanın bir ölçüde yanında olmak konumundadır. Ancak başvuranın anlattıkları dolayısı ile kendi iç dünyasında var olan duygularını da kontrol edemeyen terapist, danışanın ilişkisine ve eşine karşı kızgınlık duymaya başlayabilir. Kendi danışanına yapılan haksızlıkları kendine yapılmış gibi hissetmeye de başlayabilir. Bu durumda kendine başvuranın ilişkisine ya da eşine karşı gittikçe daha olumsuz bir bakış açısı geliştirmeye ve bunun sonucu olarak da o kişiye ait daha olumsuz yorumlar yapmaya başlar.
İster istemez zaten ilişkisi ya da evliliği için karışık duygulara sahip olan danışan, yavaş yavaş ilişkisi ya da eşiyle ilgili daha da olumsuz bir çizgiye doğru sürüklenebilir. Ya da zaten kendisi herhangi bir nedenle, ilişkisi iyi olmasına rağmen, evliliğini sona erdirmek istiyorsa, terapistin olumsuz yorumlarını kendine bir kanıt ve destek olarak kullanabilir.
Terapist danışanına, açık olarak ilişkisine devam et ya da ayrıl demeyerek, ancak bunlar yönünde danışanını yönlendirirse de yanlış bir çizgi izlemiş olur.
Aslında problemlerini çözüp belki de sorunlu süreçten güçlenerek çıkacak bir ilişki, yanlış yaklaşımla derin yaralar alıp, ayrılık noktasına da gelebilir. Bu, birey için zararlı bir yaklaşım olacaktır. Yıllar sonra bireyin, aslında ayrılığının sağlıklı olmadığını fark etmesi de bir işe yaramayacaktır.
Evlilik ya da ilişki problemi ile gelen her bireyin çift olarak terapiye davet edilmesi gerekir. Ya da gelmese bile diğer kişinin terapi odasında olduğu düşünülerek bir yol çizilmelidir.
|