Ruhsal çöküntü Melankoli adı ile günümüzden yaklaşık 2400 yıl önce tanımlanmıştır.1800'lü yıllar civarında ise
Depresyon adı daha çok kullanılır olmaya başlamıştır.
Günlük tanımlamaları ise çok gevşetilip esnetildiğinden neredeyse herkesin yaşadığı bir durum gibi de
algılanmaya başlanmıştır. Bu yanlışa çok da dikkatli olmadan yazılan antidepresanlar ilave olunca bir anda
depresyon toplumda sayı olarak patlamıştır. Sağlık sisteminin fast-food gibi çabuk hizmet yaklaşımı da
depresyon tanımının ve depresyon ilacı yazılmasının gelişigüzelleşmesine yol açmıştır.
Bu yanlışı Hipokrat bile binlerce yıl önce önceden görmüş ve üzüntü ile depresyonun ayırımını tarif etmiştir.
Yani Hipokrat ; sevdiğini kaybetme, işten çıkarılma ve ekonomik düşüş, duygusal ayrılıklar sonrası sıkıntılar ,
hayal kırıklıkları ve hedeflerin gerçekleşmemesi sonrası yenilgi şikayetlerini üzüntü ile orantılı tepkiler diye
nitelendirmiştir. Günümüzde ise psikiyatri dışı doktorlar bile biraz uzamış yukardaki nedenlerden kaynaklanan
şikayetlere depresyon tanısı koyup antidepresan yazabilirler. Depresyon ilaçlarının çoğu psikiyatrist dışındaki
hekimler tarafından reçete edilmektedir.
Depresyon ile depresyon olmayan ancak depresyona benzeyen durumlar arasındaki sınır bozulmuştur. Bu
durum ise gerçekten yoğun majör depresyon yaşayan bireylerin aleyhine olmuştur. Çünkü depresyon olmayıp
kendine depresyon tanısı konulanlar çabuk iyileşip hatta ilacı bıraktıklarında bile bir şey olmadığını söyleyerek
gerçek ve yoğun klinik depresyon yaşayanların kafalarını karıştırmaktadırlar.
Depresif şikayetlerin olduğu depresyona benzer ancak depresyon olmayan durumlarda aslında ruhsal
danışmanlık, aile desteği, şartların iyileşmesi, sorunların çözülmesi çabuk iyileştirici olmaktadır. Ancak hem
zaman hem de emek açısından bu destekler verilmek yerine depresyon ilaçları ruhsal ağrı kesici üzüntü
giderici gibi sunulmaktadır.
Yani yanlış olarak üzüntü, ağıt, hüzün ve keder bir psikiyatrik bozukluk tanımı içine itilebilmektedir. Halbuki
milattan önceki hekimler bile bireyin yaşadığı olayın ciddiyeti ile olaya verdiği tepkinin oranını depresyon ile
depresyon olmayan durumlar arasındaki sınır çizgisi olarak tanımlamışlardır.
GERÇEK DEPRESYON İLE DEPRESYONA BENZEYEN DURUMLAR NASIL AYIRT EDİLİR
1- Major Depresyonda şartlar iyi olmasına rağmen şikayetler vardır
2- Depresyon benzeri durumlarda ise şartlar düzelince depresif şikayetler kalkar
3- Major Depresyon aylarca sürer
4- Depresyon benzeri durum ise sıkıntı süresi kadar sürer
5- Major Depresyon kişinin yaşamını bozar
6- Depresyon benzeri durumlarda ise yaşam etkilenir
7- Major Depresyonda kişi istese bile yapamaz
8- Depresyon benzeri durumlarda ise istemediği için yapmaz
9- Major Depresyonda kişi ruhen çöker
10- Depresyon benzeri durumlarda ise kişi ruhsal olarak ayaktadır
Liste çok uzayacağı için 10 maddeyle sınırlanmıştır.
|