İlişkilerde yanıtı tam olmayan bir sorudur. Her çift kendine göre bir cevapla sürdürür veya ayrılır. Aslında her
duygu sanki duygusallık şemsiyesi altında eşitmiş gibi kabul edildiğinden sorunun yanıtını bulmak da
zorlaşmaktadır. Duygusallık bitmesi ile sevginin azalması , kızgınlık , nefret , güvensizlik , tutku azalması ,
aşk yoğunluğunun gitmesi , tiksinme gibi duygular oluşabilir. Bunların hepsi değişik derecelerde evlilik
yada ilişkiyi etkiler.
Duygusallığın azalması , karşıdaki insandan hoşnut olmama duygusunu oluşturur. Buna bağlı eleştiriler artar
ve ilgi azalmaya başlar. Bitmesi ise karşısındakine sinir olma ve ölse bile fark etmez hislerine yol açar.
Duygunun bittiği yerde isteksizlik ve istememe başlar. Bu durum gereksiz sürtüşme ve çatışmalara götürür.
Aslında nedeni anlaşılmayan ve sonradan anlamsız bulunan tartışmaların altından ilişkide duygusallığın
azalması çıkar.
Duygusu olmayan ilişkiler tartışma ve çatışma içermese bile sadece iş ortaklığı gibi ilişkilerdir. İki kişinin de
işine gelebilir , onlara imkanlar sağlar hatta zenginleştirir , daha ekonomiktir ve sorumluluklar paylaşıldığı
sürece götürülür. Ancak ne zaman ki çiftlerden biri ve genelde kadın eksik duygu açlığına girince ve bu
karşılanmayınca ilişkinin tadı ve tuzu da kaçmaya başlar. Duygunun ev dışında aranması ise daha büyük
sorunlara yol açar.
İLİŞKİDE AZALAN DUYGUSALLIKLA NASIL BAŞ EDİLİR
1- Kendini severek başkasını da sev
2- Karşındakine duygu azalmanı sadece fark ettirme ama açıkla
3- Duygusal sorunlar kendi kendine çözülmez kendi kendine artar
4- Kötüyü başarmak kolaydır iyi yapmak için yoğun çaba gerekir
5- Ölen duygu canlanmaz ama hastalanmış duygular iyileştirilebilir
6- Karşındakindekinde iyiyi ara o gerçekten iyi ise bulursun
7- Uzak geçmişin sıkıntılarını değil bugünün sıcak duygularını hatırla
8- Sana taş atana sevgi ile yanıt ver , sevgini hissederse düzelebilir
9- Kötü duygularını sorgulamayan ve pişmanlık duymayanla zaman tüketme
10- Kötülük ve intikam duygularına teslim olma
|