Kleptomani Psikiyatride Dürtü Kontrol Bozuklukları içinde tanımlanan bir psikiyatrik bozukluktur. Her hırsızlık
ise kleptomani değildir. Kleptomanlar , adi hırsızlık olaylarının çok çok küçük hatta göz ardı edilebilen bir
bölümüdür. Hırsızlıktan kleptomaninin en büyük farkı ise hırsızların büyük maddi değeri olan eşya yada para
çalmaları ve çaldıktan sonra pişmanlık duymamalarıdır. Hatta bundan zevk duyarlar. Kleptomanide ise birey
hırsızlıktan sonra pişmanlık, korku, utanç ve kendinden nefret etme duygularını yaşar.
Adi hırsız ise kişisel kazanç için planlayarak ve kendine engel olmak bir yana çaldıkça daha da çalarak hareket
eder. Bu bireyler kendi kişilik ve davranım problemlerinden gelen bu sorunu kapatmak için kendi kendilerini
ikna eden bir mantık oluştururlar. Zaten kişilik bozukluklarının en büyük özelliği sınır tanımama böylece
başkalarının sınırına tecavüz etme ve kendi haklılıklarına ceza alsalar bile yüzde yüz inanmalarıdır.
Kamulaştırma, zenginden alıp fakire verme , ihtiyaç için alma , kendi hakları olduğuna inanma gibi sosyal
kavramları kendilerine göre çarpıtmalarıdır.
Adi hırsızlar , direkt para ve eşya çalmadan ticari faaliyetler adı altında para çalmaya kadar geniş bir
yelpazede yer alırlar. Daha çok eşya ve para çalanlar dikkati çekse bile , kandırarak haksız ticari kazanç elde
edenler, menfaat amacıyla rüşvet alanlar, sözlerini yerine getirmeyerek ödemelerini yapmayarak kazanç
sağlayanlar vs. de aslında hırsızlık yelpazesi içinde tanımlanmalıdır. Sonuçta başkasının haklarını ve
kazançlarını istekleri dışı ve orantısız olarak planlı bir şekilde sahiplenmektedirler.
Psikiyatrik bir bozukluk olan Kleptomani de ise farklı bir durum söz konusudur. Kleptoman kendi çözemediği
ruhsal sıkıntıları yüzünden ahlak dışı olduğunu bilip bundan büyük pişmanlık duymasına rağmen kendine
engel olamayarak çalar. Çaldıktan sonra duydukları rahatlama ve doyum hissi ise sadece semboliktir .
Çaldıkları para yada eşyanın büyüklüğü yada küçüklüğü ile ilgili değildir.
KLEPTOMANİ NEDİR
1- Kleptoman, istememesine rağmen çalma dürtüsüne engel olamayandır
2- Çaldığından duyduğu kazancın verdiği haz değil sadece ruhsal bir rahatlama ve doyum duygusudur
3- Çalma eyleminden önce plan yapmazlar. Önce gerginlik , kaygı ve sıkıntıları artar arkasından bunu
rahatlatma eylemi olarak çalma gelir.
4- Kişisel kazançları yoktur. Çoğunun çaldığına gerçek ihtiyacı da yoktur. Çaldıkları ile maddi durumları
artmaz sadece ruhsal rahatlamaları artar.
5- Çalmaları sürekli ve fırsat oldukça değil sıkıntıları ile bağlantılı olduğu için zaman zamandır.
6- Yerde buldukları parayı sahibine teslim ederler veya çok kolay fırsat önlerinde olsa bile çalmazlar.
Çalmaları fırsatla değil ruhsal sıkıntılarının oluşması ile ilintilidir.
7- İç dünyalarındaki özgüven eksikliği , kızgınlık , bunalım , başarısızlık gibi duygularla yaptıkları eylem
fark edildiği zaman kişiye yakıştırılamaz.
8- Saçma sapan eşyalar çalıp bunları belli bir yerde toplayabilirler. Çalma eylemi sıkıntı olduğu anda
önlerine çıkan olduğu için bir inşaatta çividen bir kütüphanedeki kitaba kadar değişiktir.
9- Genelde çevrelerinden ve arkadaşlarından hatta eve gelen misafirlerden çalabilirler
10- Çaldıkları parayı kullansalar bile o para çalmasalar bile kendilerinde olan yada sahip olabilecekleri bir
miktardır.
|