Fiziksel orta yaş kadınlarda daha gözle görülen bir durum olabilmektedir. Fakat esas orta yaş, ruhsal orta yaştır. Kadınlarda orta yaş; artık ya ‘ileriye yönelik kaygıların’ çoğaldığı ya da ‘geçmişin hesabının’ yapıldığı bir dönemdir. Evli kadınlar da ise orta yaş; çocuklar artık büyümüş, yavaş yavaş kendilerine yeter hale gelmiş, ilişkilerde bir alışkanlık süreci başlamış, maddi konular ve kariyer de belli bir noktaya gelinmiş bir durumdur.
Ruhsal orta yaşta ise; kadında yavaş yavaş ‘ben kendim için ne yapıyorum’ duygusu belirmeye başlar. Bu duygu kadının kendine, eşine ve hayatına birçok yönden eleştirisel bir açıdan bakmasına neden olur. Ve bu eleştirisel bakış açısı ise birçok sorun ve problemin daha net olarak görülmesine neden olur. Ve böylece mutsuzluk, tıkanmışlık ya da depresif şikâyetler ortaya çıkabilir.
Evlenmemiş kadınlarda ise; yalnızlık korkuları gelişmeye başlar. Aradığı erkeği bulamamanın eksikliği ve çocuk sahibi olma konusunda biyolojik saatin geçmeye başlamasından dolayı, geri planda hafif bir hüzün ve neşesizlik yaşayabilirler. Bazıları ise, bu duygu ve düşüncelerin etkisi altında, çokta istemedikleri evliliklere sürüklenebilirler. Diğer bir kısmı ise, artık bir ilişki ve çocuk sahibi olmadan yaşama uyum sağlamak duygusunu geliştirirler. Arkadaş, eş, dost ve kendi uğraşlarına yoğunlaşırlar.
Ruhsal orta yaşı en zor yaşayan grup ise; ‘artık yolun sonu’ ve ‘çıkmaz bir sokağa girdim’ duygusuna giren gruptur. Bu grup, mutsuzluk duygusu ile yaşamakta ve bu mutsuzluklar depresyon şikâyeti ile karıştırılabilmektedir. Bir kısmı ise, mutsuzluklarından kaçmak için kendilerine duygu aramaktadırlar. Fakat bu arayış, onların sahte duygulara kapılmalarına neden olabilir.
Küçük bir kısmı ise, yaşama yeniden başlama duygusu için var olan ilişkilerini sonlandırmakta ve böylece daha da sıkıntılı süreçlere girebilmektedirler. Yaşanmamışlıkları yeniden yakalama duygusu ile yapılan ayrılıklar da sıkıntılı olabilir.
Bireyler, değişiklikleri ancak kendi içlerinde olgunlaştırarak, karar verme noktasına getirdikleri zaman daha mutlu olabilmektedirler. Bunun dışında, olgunlaştırılmamış ve iyi hesaplanmamış kararlar daha büyük tıkanma ve mutsuzluklar getirebilir.
|